1980 darbesi döneminde idama mahkûm olan ancak son anda infazı durdurulan Cumhur Yavuz’un müdahil olma talebi, önceki gün davanın ortadan kaldırılmasına hükmedilen duruşmada kabul edildi. Hürriyet’e konuşan Yavuz, “İdam edilecek 51. kişi olacaktım. Dava bitmiş olabilir ama darbecilere karşı mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.
12 Eylül askeri darbesinin mimarları Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya’nın yargılandığı darbe davasının Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde önceki gün görülen duruşmasında mahkeme, sanıkları öldüğü için davanın ortadan kaldırılmasına hükmetti. Mahkeme ayrıca sanıkların rütbelerinin sökülmesi ve mal varlıklarına el konulmasına yer olmadığına karar verdi. Karar duruşmasında o dönem idama mahkûm edilen ancak sonra infazı durdurulan Cumhur Yavuz’un müdahillik talebi de kabul edildi. Davanın görülmeye başladığı 2012 yılında Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi, Yavuz’un davaya katılan sıfatıyla katılmasını kabul etmemişti.
HAZIR HALDE BEKLİYORDUM
Dava dosyasına göre Yavuz, darbeden kısa bir süre sonra Aralık 1980 tarihinde Fatsa’da gözaltına alındı. İşkenceli sorgulamalardan sonra yapılan yargılamada, idama çarptırıldı. Yavuz’un idam dosyası Meclis’te beklerken, 1983 seçimleri sonrası oluşan TBMM’de onaylanan karar ile İlyas Has 7 Ekim’de, Hıdır Aslan 25 Ekim 1984’de idam edildi. İdamları yurtiçinde ve yurtdışında büyük tepkilere yol açınca darbeden sonra kurulan sivil hükümet infaz yasasında değişikliğe gitti ve infazları durdurdu. Yavuz da idam edilmekten kurtuldu. Bu süreçleri tutuklu bulunduğu Mamak Askeri Cezaevi’nde takip ettiğini söyleyen Yavuz, Hürriyet’e şunları anlattı:
“Askeri Yargıtay, idam kararını onaylayıp dosyamı, TBMM’ye gönderdikten sonra cezaevi idaresi beni hücreye aldı. İlyas Has ve Hıdır Aslan‘dan sonra sıra bendeydi. İdam edilecek 51. kişi olacaktım. Kendimi idama hazırlamaya çalışıyordum. Gece yatarken elbisemi ve ayakkabılarımı çıkarmadan, yatağı açmadan yatıyordum. Her kapı sesi duyduğumda hemen toparlanıp, ranzada oturuyor, hazır bir halde bekliyordum. Çünkü, ‘tedirginlik, panik ve korku içindeydi denilmesini’ istemiyordum. En az bir ay tek başıma hücrede bu şekilde idama götürülmeyi bekledim. Darbeden hemen sonra kurulan ANAP hükümeti infaz sisteminde bir değişiklik yaptı ve idamları durdurdu. Daha sonra 1989 yılında terörle mücadele yasasını çıkarabilmek için infaz yasasını gündeme getirdi. Bu yasa kapsamında, önce sağ görüşlü ve adli suçlardan hükümlü olanları salıverdiler. Anayasa Mahkemesi’nin kararıyla bizler de yasa kapsamına aldılar. 8 Ağustos 1991’de salıverildim. 22 yaşında girdiğim cezaevinden 33 yaşında çıktım. Tahliye olduktan sonra serbest işlerde çalışarak hayatımı kazanmaya çalıştım. Daha sonra Çankaya Belediyesi’ne hükümlü kadrosu ile işe alındım. 2017’de emekli oldum.
MÜCADELEMİZ SÜRECEK
Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya’nın yargılanması için Devrimci 78’liler Federasyonu üyeleriyle, arkadaşlarımla, uzun süre mücadele verdim. Dava açıldı, ancak mahkeme davaya katılan sıfatıyla katılmama izin vermedi. Yedi yıllık yargılama sürecinden sonra Evren ve Şahinkaya hakkında açılan davanın ortadan kaldırılmasına karar verildiği gün benim de davaya ‘katılan’ sıfatım kabul edildi. Dava bitmiş olabilir, ama darbecilere karşı mücadelemizi sürdüreceğiz.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder